Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Keçiören ilçesinde Ufuktepe Mahallesi Seçim Koordinasyon Merkezi’nin açılışını yaptı. Yavaş’a, CHP Keçiören Belediye Başkan Adayı Mesut Özarslan ve parti üyeleri eşlik etti.
“BAŞKENT KELİMESİNDEN RAHATSIZ MI OLDUNUZ?”
Açılışın ardından vatandaşlara hitap eden Yavaş, öğrencilere destek olduklarını belirterek şunları söyledi:
* “Bazı öğrencilerimizin servis ücretini ödüyoruz. Kantin desteğinde bulunuyoruz. Bazı öğrenciler, arkadaşları teneffüste alışveriş yaparken mahzun bekliyor. Onlara da günlük 25 lira harcama yapacak şekilde kartlarına para yüklüyoruz. Onlar da arkadaşları gibi gidip kantinden alışveriş yapıyorlar. Keçiören’de desteğe ihtiyacı olan 50 bin aile var. Keçiören Belediyesi bunları görmüyor. 5 bin kişi destek listesinde var. 50 bin kişiyi nasıl görmezsiniz?
* Uzun süredir belediye başkanlığı yapıyorsunuz değil mi? Biz bu destekleri yapmaya başladık. Biz bunları yapınca 10- 15 gündür; ‘Ben size ‘Başkent Kart’ vereceğim, içine para yükleyeceğim, istediğiniz yerde harcayacaksınız’ diyor. 3 yıldır yapıyorum bunu. Ankara’da değil de nerede yaşıyorsunuz? Bugün adı değişmiş; ‘Başkent Kart’ yerine ‘Ankart’ yapacaklarmış. Başkent kelimesinden rahatsız mı oldunuz? Burası Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentidir.”
“DEMEK Kİ 1 NİSAN’DAN SONRA BÜYÜK ZAMLAR GELECEK”
200 bin aileye 3 yıldır doğalgaz desteği verdiklerini ifade eden Yavaş, şöyle konuştu:
* “Onlar da vereceklermiş. Siz 5 yıldır belediye başkanısınız, 5 kişiye doğalgaz verseydiniz ya. Veya şimdi verin, hala vermiyorsun. 1 Nisan’dan sonra olacakmış. 1 Nisan denilince aklıma ne geliyor? Geçen Simitçiler Odası zam yapmak için karar aldığında bürokratlar kendisini çağırmış. Zammı geri alın, 1 Nisan’dan sonra yaparsınız demiş. Demek ki 1 Nisan’dan sonra büyük zamlar gelecek anlaşılan.
* Nasıl olsa iktidar değişmiyor; iktidara bir uyarı yapmanın, yanlış yaptıklarını göstermenin zamanı 31 Mart seçimidir. 31 Mart’ta bu dersi vereceksiniz ve inşallah bütün arkadaşlarımızı belediye başkanı yapacaksınız. Şimdi istiyoruz ki Ankara’daki bütün belediyeleri kazanalım. Belediye Meclisi’mizdeki engeller kalksın, doya doya bütün Ankara’ya hizmet edelim istiyoruz.
* Ankara halkının asıl yapacağı hizmetlere gelince sesiniz çıkmıyor. Bakın buradaki adayımız kentsel dönüşüm uzmanı, uzun yıllar TOKİ’de çalışmış. Ankara Büyükşehir’de büyük projelere imza atmış bir arkadaşımız; kentsel dönüşümü yaparsa Mesut Başkan yapar.”
“BUNLARI HİÇ İYİ NİYETLİ GÖRMÜYORUM”
Fatih Köprüsü’nün 3 yıl önce animasyonunu yayımladığını dile getiren Yavaş, şu ifadeleri kullandı:
* “İhaleye hazır hale getirdim. Ankara Üniversitesi ile bir protokol yapacaktık. Son ana geldi, Rektör Bey protokolü imzalamadı. Bunu duyurdum herkese. Belediye Meclisi’nde Keçiören’den gelen meclis üyelerine de duyurduk destek olun diye. Bugüne kadar da protokol imzalanmadı. Ben de diyorum ki seçimden sonra inşallah bu protokol imzalanır. Ve yıllardır çözülemeyen Fatih Köprüsü trafiği çözülür. Ama bu protokol imzalanmayacaksa, yerin altından tünel yapıp orayı geçip Keçiören trafiğini rahatlatacağım.
* Şu anda Keçiören’den Ovacık’a kadar metronun projesini bitirdik. Bir tek eksiğimiz var. Ovacık bölgesinde Keçiören Belediyesi’ne ait bir arsa var, metronun bakımı için arsaya gerek var. Burada imar değişikliği istedik. ‘Hayır olmaz’ dediler. Peki o olmazsa Keçiören Metrosu Ovacık’a nasıl gidecek? Hangisi daha önemli? Ovacık’a metro gitmesi mi önemli? Oradaki arsa mı önemli? Şimdi hepsini biz yapacağız diye ortaya çıkıyorlar. Maalesef ben bunları hiç iyi niyetli görmüyorum.”
“25 BİN TL OLMASI GEREKİR”
Ayrıca, emeklilere destek olduklarını belirten Yavaş, şunları aktardı:
* “Keçiören’de 5 bin emekliye destek oluyoruz. Kendileri 5 tane emekliye destek olamadılar. Ama seçimden sonra yapacaklarmış. Salladıkça sallıyorlar. Yapacak adam icraatından belli olur. Yapmış olsaydı söz çıkartmazdık. Şimdi mi aklın başına geldi? Kaç yıldır görevdesiniz? Emeklilere lütuf verilmiyor.
* Emekliler 25 yıldır, 30 yıldır prim ödüyor. Ödedikleri primlerden dolayı kendilerine maaş bağlanıyor. Yani kimin parasını kime veriyorsunuz? 10 bin liraya bu insanlar nasıl geçinecek diye düşünmeden; biz olmasaydık maaş alamazdınız, şükredin demeye getiriyorlar. 2002 yılında emeklinin maaşı bir buçuk asgari ücretti. Yani bugün olması gereken para 25 bin lira. Neyle korkutuyorsunuz insanları?”